1. Ana Sayfa
  2. Ekonomi/Finans
  3. Ekonomi Nedir? Temel Kavramlar Ve Alt Dallarıyla

Ekonomi Nedir? Temel Kavramlar Ve Alt Dallarıyla


Temel Kavramlar Ve Alt Dallarıyla Ekonomi Nedir?

Ekonomi nedir kısaca, bir sosyal bilim olarak, bitmek bilmeyen insan ihtiyaçlarına karşılık eldeki kaynakların kullanılma faaliyetleri olarak açıklanabilir. Ekonomi nedir,  bir başka deyişle ekonomi nedir sorusunu cevaplayacak olursak, üretim, dağıtım, ticaret, tüketim, ithalat ve ihracattan oluşan etkinlikler bütünü diyebiliriz. Ekonomi sözcüğünün kökeni yunancadan gelmektedir ve  Yunanca “oikia” & “nomos” sözcüklerinden türetilerek bugüne ulaşmıştır.

Bu sözcükler “ev yönetimi” anlamına gelmektedir. Adı üstünde ev yönetimini doğru bir şekilde götürmek için başından doğru bir planlama yapmanız gerekir. Belli bir kazanç elde ederek, insani ihtiyaçlarınız karşılığında bu kazancı doğru kullanmanız, evinizdeki üretimin tüketimle doğru orantılı olması, yönetimi ne kadar iyi ya da kötü yaptığınızı size yaşatarak öğretecektir. Ekonomi nedir sorusunu TDK’dan verilen bu cevapla da anlatabiliriz.

“Bir topluluk ya da ülkenin, varolabilme adına üretme, bu kaynakları doğru şekilde bölüşme biçimleri ve bu eylemlerden doğan ilişkilerin tümü. “ Yani ekonomi, ister bir ev, ister koca bir ülke olsun, mantık olarak basit ancak uygulama olarak oldukça zor bir misyon olarak karşımıza çıkıyor. Bir ülke, vatandaşının refahı için üretmek zorundadır. Ancak sadece üretim tek başına bir anlam ifade etmez.

Üretilen mal ya da hizmet her neyse, ülke içine yeterince üretilip, fazlası da ihraç edilmelidir. Bu sayede hazineye kazandırılan her para elde tutularak daha fazla üretip gelişmeye harcanmalıdır. Bu dengenin sağlandığı ülkeler yaptıkları yatırımlar ve hamlelerle her zaman kazanmıştır. Buna karşılık tüketim toplumuna evrilen ülkeler de sonunda batmaya mahkûmdur. Bu yüzden ekonomi nedir kısaca sorusuna, tercih bilimi cevabı da verilmektedir.

Ekonominin Temel Kavramları

Ekonomiyi doğru bir şekilde anlamak istiyorsak, bütünü oluşturan temel kavramlarını da bilmemiz gerekir. Bu kavramlardan ilki olan ihtiyaç kavramını, insan hayatının devam edebilmesi adına, beslenme, barınma, giyinme gibi ihtiyaçların yanı sıra sosyal ve kültürel ihtiyaçlar bütünü olarak özetleyebiliriz. Bir piramide göre sıralanan bu hiyerarşide en alt ve en büyük kısmını hayati ihtiyaçlar,  orta kısmını kültürel ihtiyaçlar, en üst ve en küçük kısmını ise sosyal ihtiyaçlar oluşturur.

Bu piramitte alt kısım ne kadar doğru şekilde yönetilirse insanlar o ülkede o kadar huzurlu ve mutlu bir yaşam sürer. Fayda kavramı, tüketicinin tatmin duygusuna yani aldığı ürün ya da hizmetlerinin ihtiyacını karşılama kabiliyetine verilen isimdir. Fayda, kişinin o ürün ya da hizmeti kullandığında mutlu olduğu sürece devam edecektir. Değer kavramı ise, kişinin ürün ya da hizmete verdiği önem derecesini anlatır. Bir kişinin kullandığı şeye verdiği değeri, ihtiyacının karşılığında aldığı faydayla ölçmek mümkündür.

Aynı zamanda bir ürün ya da hizmete ne kadar az kişi ulaşıyorsa, ona sahip olan kişi için o kadar değerlidir. Yani değer kavramını biraz bencillikle de açıklayabiliriz. Çünkü az olan, sınırlı sayıda üretilen bir ürün ya da hizmete ulaşmak, oldukça büyük meblağlar harcayarak oluşur. Son olarak fiyat kavramı, aslında diğer tüm kavramlarla ilişkili olarak ortaya çıkan ve ürün ya da hizmet karşılığı belirlenen değer olarak açıklanabilir. Fiyatı düşük ya da yüksek yapan bir başka unsur ise ülke ekonomisinin durumudur. Fiyat istikrarının ülke ekonomisi içinde mutlaka dengede tutulması gerekir. Bu istikrarı sağlamak da Merkez Bankası’nın görevidir. Açıklanan faiz oranları, döviz satışları istikrarı sağlamak için atılan adımlardır.

finans nedir ekonomi fark

Ekonominin Alt Dalları

Ekonomi bir tercih bilimi olduğundan, incelediği konulara göre birçok alt dala ayrılır. Bu alt dallardan ilki insanların ve işletmelerin ekonomik davranışlarını inceleyen mikroekonomidir. Piyasa koşullarına bağlı olarak tüketicilerin ve işletmelerin dengesini inceler. Arz talep dengesine göre ürün ya da hizmetin piyasa fiyatı, tüketici davranışları ve işletmenin piyasaya göre yönlendirdiği işleyişleri inceler. Makroekonomi nedir sorusunu cevaplayacak olursak, ülke ve dünya ekonomisini ilgilendiren tüm konuları inceleyen ve çözüm yolları arayan alt dallardan biridir.

Enflasyon ve istihdam makroekonominin üzerinde önemle durduğu konuların başında gelir. Uluslararası ekonomi, döviz ve dış ticaret gibi dünya üzerinde oldukça önemli olan konuları incelerken, ülkelere bu konularla ilgili nasıl davranılacağı hakkında yol gösterir. Büyüme ve kalkınma, ülkelerin kalkınma süreçleri, büyümeyle ilgili yapması gerekenleri araştıran bir ekonomi alt dalıdır. Tarım ekonomisi de sermayesi ülke toprağı olan, bu toprakta minimum gider ile maksimum geliri hedefleyen tüm konuları inceleyen bir alt daldır.

Liberal Ekonomi Nedir?

Liberal Ekonomi ya da Ekonomik Liberalizm, farklı görüşlerin yönlendirdiği iş faaliyetlerinin nasıl ve ne şekilde yapılacağının belirlendiği modeller bütünü olarak karşımıza çıkıyor. Liberal Ekonomi nedir sorusuna verilecek bir diğer cevap da bireylerin görüşlerini ön plana çıkaran bir anlayışa sahip, özel girişimlere her zaman destek veren bunun yanı sıra ekonomiye devlet müdahalesini sınırlayarak en aza indiren ve serbest ticareti destekleyen düşüncelerin bu ekonomi modelinde yer bulduğudur. Ekonomik Liberalizm’de, devlet müdahalesinin bazı işletmelere rant kapısı açtığı düşüncesinden dolayı devletin piyasadan çekilmesi ve serbest bırakması düşüncesi hakimdir. Bu sayede korumasız ve rekabetin güçlü olduğu, şirketlerin kendi kararlarını alarak uyguladığı ve buna dayalı rekabetin ülkeye faydalı olacağı görüşü benimsenmiştir.

Bu durumun ülkedeki insanların refah seviyesini yükselteceği düşünülmektedir. Bu görüşlerde de ayrılık yaşayan farklı gruplar da bu düşünceye karşı “Neoklasik Liberal Ekonomi” görüşünü benimsemiştir. 19. Yy sonlarında ortaya çıkan ve bugüne değişim ve eklemelerle gelen Ekonomik Liberalizm’de, o günlerde tamamen devlet vesayetinden ayrılan özgürlükçü bir politikayla, kar amacı gütmeyen hizmetler dışında, devletin rolünün piyasada olmadığı bir görüş mevcuttu. Bu görüşü hala benimseyerek kullanılan ülkelerin olduğunu söyleyebiliriz. Ülkeleri bu görüşe yönlendiren durum ise 1929 yılından başlayan ve dünya genelinde büyük bir kriz yaratan “Büyük Buhran”dı.

 

ekonomi

Ekonomi Neden Öğrenilmelidir?

Ekonomi, geçmişten birçok badire atlatarak, değişerek ve şekillenerek bugünlere ulaştı ve farklı her durumda bizlere yeni kavramlar öğretti. Sanayi Devriminin ekonomik anlamda bugünün başlangıç noktası olduğunu varsaydığımızda, Büyük Buhran’la devam eden, 1960 ve 1980’deki darbelerden sonra yaşadıklarımız, ülke ekonomisine yön verdi.

Özellikle 1980 sonrası Liberal Ekonomi politikası ile piyasalar serbestleşirken, iyiye giden bir süreçten sonra 2008’de yaşanan Küresel Finans Krizini anlamak mümkün değildir. Bugün ise verilen ekonomik kararlar, dünya üzerinde yaşanan ve ülkemizi de vuran ekonomik sorunlar yaşam kalitemizi ve gelecek için vermeyi düşündüğümüz tüm kararları gözden geçirmemizi gerektiriyor.

İnsan hayatını doğrudan etkileyen en önemli unsur olan ekonomiyi öğrenmek ve bu konuda bir düşünce tarzı benimsemek bu dönemde alacağımız kararları oldukça etkileyecektir. Bu yüzden ekonomi konusunda küresel ve ülke çapındaki gelişmeleri takip etmek için anlamak amacıyla önce öğrenmek gerekir. Döviz ve altındaki yükseliş, Borsa’nın gel git’li durumu hakkında bilgi sahibi olmak insana bir düşünce ve analiz becerisi kazandıracaktır. Özellikle ekonominin temelini oluşturan üç ana unsur olan fırsat maliyeti, marjinalizm ve etkin piyasaların takibi verdiğiniz ekonomik kararlarda her zaman doğru yolu bulmanıza olanak sağlayacaktır.

 

Sizin Yorumunuz Nedir?